Antik adı Latmos olan Beşparmak Dağları’nın doğal ve kültürel zenginliklerin korunması için bir yandan kamu kurumları çalışmalarını sürdürürken, bir yandan ADÜ Mimarlık Bölümü işbirliğiyle ekoturizm potansiyelinin belirlenmesi projesi tüm hızıyla sürmekte ve bir yandan da bölgemizin önemli turizm işletmelerine Latmos tüm zenginlikleriyle tanıtılmaktadır. EKODOSD’un kurumsal üyelerinden olan Kuşadası’nın önemli otellerinden Carisma De Luxe Hotel işbirliğiyle yapılan yürüyüş, yazdan kalma bir havada Latmos’un en güzel alanlarından biri olan Bağarcık’tan başladı.
Yapılan etkinliğe Charisma De Luxe Hotel’in sahibi Halil İbrahim ÇEVİK, Genel Müdür Serdar KÖROĞLU ve 45 otel çalışanı katıldı.Latmos’un yöresel taşlarından ve doğaya uyumlu bir şekilde yapılan özgün mimarili taş evlerine hayran kalındı.
Türkiye’de doğal olarak en fazla yayılış gösterdiği yer Latmos olan ve yöre halkının ekonomisine büyük katkı yapan brokoli görünümlü fıstık çamlarının muhteşem manzarası ve endemik bitkiler ilgiyle izlendi.
Daha keşfedilmeyi bekleyen birçok tarihi alanın olduğu tahmin edilen Latmos’ta, Dr. Anneliese PESCHLOW tarafından tespitleri yapılan Bağarcık’ın batısında yer alan, dağ sırtındaki yerleşmeye ait küçük bir tapınak olan Dikilitaş’ta incelemeler yapıldı. Arşitravlarda tespit edilen yazıtlarda; bu kutsal alanın Zeus Akroios’a, yani dağ zirvesindeki Zeus’a adandığı anlatıldı. Tapınağın görüş mesafesinden, Yağmur ve Hava Tanrısının tapım gördüğü Tekerlek dağ gösterildi.
Hem havanın güzelliği hem Latmos’un gizemli ve muhteşem coğrafyası gelenleri büyüledi.
8000 yıl geriye gidilerek tarihe bir yolculuk yapıldı. EKODOSD Onursal üyesi Dr. Anneliese PESCHLOW’un 1994 yılından beri araştırmalarını sürdürdüğü ve tüm dünyaya tanıttığı Tarih Öncesi Kaya Resimleri gösterildi. Bölgenin en eski resim sanatçılarının binlerce yıl önce demiroksitten keşfettikleri boyayla Latmos’un gnays kayaçlarına çizdikleri mutluluğun resimleri incelendi.
Devasa kayaların arkasından her an bir dinozor çıkacakmış hissi veren bu gizemli ve vahşi coğrafyada, o dönemdeki insanların yaşamları ve bölgedeki hayvan türleri merak edildi.
Bir yandan yeşil bir orman denizi gibi uzayıp giden fıstık çamlarını, bir yandan insana heyecan veren devasa boyuttaki gnays kayaçları gören katılımcılar “kendimizi film platolarında gibi hissediyoruz ama burası gerçek” dediler.
Beşparmak Dağları’nda, şimdiye kadar bilinen yerleşmeler içinde en ilginci olan ve bugüne kadar antik dönemdeki adı henüz tespit edilemeyen Bağarcık Yukarı Yerleşmesi ’ne gelindi. Herakleia’nın doğu topraklarını koruyan ve geçişi kontrol eden savunma amaçlı bir yerleşim yeri ve aynı zamanda Karia Kutsal Alanı olarak değerlendirilen bu tarihi mekanda zamana yolculuk yapıldı.
Gökten yağmış gibi duran Latmos’un kayalıklarının zirvesine inşa edilen Bizans Kalesi izlendi ve insanların oraya çıkarak yaşamlarını nasıl sürdürdükleri merak edildi.
8000 yıl önce mutluluğun resmini Latmos’un kayaçlarına çizen insanlar gibi, bugün burada yürüyenlerde büyük keyif alarak mutlu oldular.
Charisma De Luxe Hotel’in sahibi Halil İbrahim ÇEVİK “ İlk defa geldiğim bu coğrafyadan çok etkilendim. Tarihe karşı özel bir ilgim var. Benim hem madencilik hem de turizmcilik yanım var. Her iki sektörün de içindeyim. Buradaki maden faaliyetlerini gördüm. Ancak Latmos çok farklı bir yer. Hem doğası hem de buradaki binlerce yıllık insanlık mirasları çok önemli. Burada madencilik değil, burayı koruyarak turizm yapılmalı.” Dedi.
Charisma De Luxe Hotel Genel Müdürü Serdar KÖROĞLU “ Otelimizde çevre eğitim sunumu yapan EKODOSD, aynı zamanda Latmos’un doğal ve kültürel zenginliklerini gösteren fotoğraflarını izletmişti. Bugün gerçeğini yerinde gezerek gördük. Kuşadası’na bu kadar yakın bir coğrafyada olan harika bir doğada ve binlerce yıllık uygarlıkların bıraktığı tarihi mekanları izleyerek yürüdük. Dünya da gelişen alternatif turizm için Latmos çok önemli bir yer. Mutlaka korunması gereken çok özel bir yer. Otelimiz çalışanlarını mutlu ve motive eden bir etkinlik oldu. Bu tür etkinlikleri yapmaya devam edeceğiz.” Dedi.
Yorgunluktan sonra acıkınca, Bağarcık’lı bir ailenin evinde köy kadınlarının yaptığı yöresel yemekler afiyetle yenildi.
Ekoturizmin en önemli kriterlerinden biri olan yöre insanlarının ekonomisine katkı için, yöresel yemekler yenildi, kendi ürettikleri ürünlerden satın alındı. Köy çocuklarına çikolatalar ikram edildi. Köylüler de mutlu oldu, kentliler de…
Charisma De Luxe Hotel’e destekleri için teşekkür ediyoruz.